Fwd: Akmış bilinçte simülasyon
[robert wyatt dinleyerek okuyun]
İsmail Aslan hakkında yazarken insan, Freud şöyle demiş, Lacan şöyle dememiş, Jung’un eş zamanlılığının Internet üzerinden yorumu gibi şeyler demeye çekiniyor. Adam psikolog çünkü. Özel bir kurumda. Çok özel. Bu sebepten ötürü İsmail Aslan’ın psikolog olmadan önceki hayatına yöneliyoruz. Tımarhaneden kaçmaya karar vermeden çok önceleri, 6 yaşında, bir camide akşam ezanı okuduktan sonraki zamanlara. Modeminizin fişini takın.
SİSTEM ÇÖKTÜ
MİSAL
ÇOK
YALNIZIM, 160. kilometre yayınlarından çıkmış bir şiir kitabı. Mı? Önce bunda bir anlaşalım. Sanki öyle. Yayınevinin şiirin okurlarla birlikte dışarı çıkması gerektiğine inanması sonucu kitap cep boyutunda. 160. km yayınları akıllı bir iş yapmış. Kitaplar, metroda, sokakta, okulda rahatça okunabildi, okunabiliyor. 4768 sözcükten oluşan bu kitap 22 şiir barındırıyor. İsmail Aslan şiirini, Ücra’da yayınlanan ‘Ora Sekansı’ ve ‘Ora Sekansı Sinopsis’ adlı şiirlerinden tanıyorum. O şiirleri çıktıkları zamanlar sonrası defalarca okumuştum. Bu yazıyı yazma nedenim de esasında o şiirlerin beni derinden etkilemiş olmasıdır.
İsmail Aslan şiirinde iki temel kavram var. Internet ve onun temsil ettiği batı, modernite. Doğu ve onun temsil ettiği acı, Allah.
Facebook, gmail, modem, harici disk, kırık link, 3G, … gibi sözcüklerin şiirde kullanılmasıyla yeni medyanın 2000ler şiiri üzerindeki etkisini apaçık görüyoruz. Daha önce de bazı şairler şiirlerinde yeni medya terimlerini kullanmışlardı fakat bu kez bu terimler kitabın iskeletini oluşturuyor. Bu açıdan bir ilk. Batıdan yeni medya yoluyla gelen bu modernizm, Doğu’da -veya hadi en azından İsmail Aslan’da diyelim- sessiz bir acı etkisi yaratıyor:
sevgilim netten düşmüş [s.28]
abi link kırıkmış kalbim paramparça [s.30] televizyonu kapadılar ve iç savaş bitti [s.48] anladım ki msnde online olmak
hiçbir gerçeği yansıtmıyor [s.27]
Olur da bir gün dünya çapında, elektrikler kesilirse falan elektrikle gelen tüm imkanlar kapanacak. Batının modernitesi yıkılacak. Bir anarşist devrimde yok edilecek ilk şey elektriktir. Batı, işte bu tarz gerçek olmayan bir teknoloji üzerine yeni medyayı tanımladı ve tanımlıyor. Yeni medya, yeni iktidar ilişkilerini doğası gereği kuruyor. Yeni olan her şey tehlikelidir ve yeniliğinin içinde iktidarını barındırır. Sosyal medya tahakkümü de şaire sevinç getirmiyor ve bunu şair de biliyor, msnde online olmak hiçbir gerçeği yansıtmıyor.
(insan ilk, annesine dokunandır.) [s.17]
Mehmet Kaplan olaydı şimdi “Şiir Tahlilleri” adlı kitabında farklı şiirlere binlerce kez yaptığı gibi bu dizeye Freudyen yorumlar getirirdi. Biz öyle yapmayalım. Anne duygusunun şiire sindiğini not edip geçelim.
İsmail Aslan’ın Internete verdiği önemi Internet ona vermiyor. Twitter’da 56 takipçisi var.
Ekşi Sözlük’te ona dair tamı tamına 0 yazıyla sıfır entry var. İsmail Aslan başlığını tıklayınca Fenerbahçe’den kiralık olarak Giresunspor’a transfer olmuş genç bir futbolcuyu görüyoruz. Peki şair bu durumdan yakınıyor mu? Tam anlamıyla sanal olan bu ilgisizliğe değil de gerçek olan ilgisizliğe bir yakınma var:
Birileri artık mümkünse
Beni haklı bulsun [s.25]
çok çok çok teşekkür et lütfen [s.22]
Bir şairin ilk kitabı gibi değil de ikinci kitabı gibi duran bu kitap, Türkiye şiirinin yeni medyayla köprüsünü kurmuştur. Şimdi önemli olan o köprüleri atmaktır. Temennimiz, İsmail Aslan, yağmurlarla Allah’a gidilebiliri savunmaya devam eder de biz kuşağımızın şiirini okuruz.
yazılamayan uzun bir eleştiri için itiraf
yazdım sildim yazdım sildim yazdım sildim yazdım sildim yazdım sildim yazdım sildim yazdım sildim yazdım sildim yazdım sildim yazdım sildim yazdım sildim
-elektrikler kesildi.-
İsmail Aslan’ın twitter üzerinden paylaştığı son üç müzik:
Richard Strauss – Stimmungsbilder Op. 9 No.2 “An einsamer Quelle” Gorillaz – Welcome To The World Of The Plastic Beach
Ane Brun – To Let Myself Go
-İşbu kitapta: kapitalizm/burjuvazi/palaspandıras/kürt/nişan/yüzüğü kelimeleri geçmemiştir.-
Palaspandıras Fanzin, 5. sayı.