öncüleri ne biçim
onları nasıl dövdüler
o zamanlar bütün şarkılar biraz arabesk
insanların yüzleri yumruk, grev, protest
yorgunluklar anlamlı ve psikiyatri gereçti
influence edilmeye müsait milyonlar icat edilmemişti
tarihin hiçbir yüzyılı kansız değil, hiçbir yüz gözü masum değil tabii
ama şovun da utandığı olurdu yerinde
gerçeklik puzzle’ı bin parça etmiyordu
özleme gerek vardı ve ondan hissedildi
kuşlara dair düşünmek meşruydu, kuşların misyonu vardı
“her ne hikmet”ti. bugün “her neyse ne”
truth postla tanışmamış, kendini ispattaydı
post-postal ne hatırat ne de tükürüktü sayfalarda
yaşananların hepsi sahadaydı, canlıydılar
elon musk yoktu
büyük buhranı görmemiş olabiliriz ama buhranımız hayatlarımız değil tyler
ezilen kimse bir kadeh etmedi. zaten ezmek üzerine düşünülmüş müydü
bir anlamı vardı nerdeyse onurun, üzerine tartışmaya gerek yoktu
onur olan anlamını yitirdikçe pazar maksimize oldu
dengesiz dopaminlerimizin psikolojik detokslara ihtiyacı yoktu
tolerans göstermezdi zaten her gördüğüne
algoritmalar onu kandırmayı henüz öğrenmemişti
abone olmayı unutmasan da olurdu, yorum bırakmak ancak iştah açıcıysa
yolundan çıkmak zorunda kalmak vardı ve az kullanılanı seçemeyebilirdin üstüne
yol vardı ki çıkasındı. yolu topraktan geçen vardı:
eşek yolu, at yolu ayrı ayrı. ergen sopası yere daha bir sabitlenirdi
orta sınıfın refleksi zayıf, işçinin kolu kuvvetliydi. 1 mayıs marşı ve 977 icat olundu
gelenek ikilemi pek az gündeme gelebilirdi bireyde
villalar konakken en azından göz zevkine hitap ederdi
camiler az ve dolu, göğüsler bilmez-cahil, sessiz
imanlar ilansız gibi durur, olağanı buydu
yoksa yanılgı öğretiden değil mi
olanak ve olasılık kelimeleri icat olundu
politikada değişim hızlıyken insanların kanları yavaş akardı
bir kaset bir ay dinlenirdi kafadan, yerdeki yazı okunurdu
google’ı hazneye dahil etmek ve raf pdf’leri yoktu
çingeneler bisiklet çalar ve koşardılar çünkü sokaklar vardı
o zamanlar biraz arabesk, çünkü kaset
gezici karakol durdu, gölgelendik
bir zaman sonra sokaklardaki zabıtalar işportacıyı konur’dan kovdu
değişim anksiyetesinin yüksel’deki heykelde doğum haberini aldık
efendilerdik, işimize bakmayı sürdürdük. arabesk ve grev anlamını zaten yitirmişti