Allah-las

 

Allah-las

kulaklarım duymadı

dinimde böyle

âmin.

Allah-las çok sevdiğim bir müzik grubu

Pamukkale’yi görmeyi çok istiyorlarmış,

ben de onlarla,

kanıma bir kertenkelenin kanı karışmış da

kabuk değiştiriyormuşum gibi

yeni kabuğum indie

underrated bir dua bu yarabbi

sen duymazsan kim duyacak?

Kırk yaşımızda, yüreğimize yirmimizde sıktığımız bir kurşunla ölüyoruz!

René Char

Yirmilerimin başında

“ah akılsız kafam”

omuzlarıma aldığım soyut yüklerim

teslim olunca olacaklara

patır patır

döküldü,

aklım karıştı

karışmasa bu ben miyim diye sorarım

ama şimdi uzayıl-problemleri çözecek kadar ayığım.

Evi yürüyorum

bastığım her yer görünmez zemin

evi yuvarlak çizerek tabandan tavana yürüyorum

öyle zevkli ki hadi bakma sen de gel

tek şart Allah-las dinliyoruz evi yürürken.

-California’ya ışınlanacağız

hadi Gerçeğe dön, gene yukarı çıkarsın.

+Tamam tamam iniyorum.

Yirmilerinizi iyi idare edebilecek olgun arkadaşlar edinin

yirmileriniz sizin zehriniz de

panzehriniz de

bilmem yardımcı olabiliyor muyum?

Şu aralar kendime:

“Bırak sen düşünme, senin yerine başkası düşünsün” diyorum

ama lütfen annem düşünmesin o üzüyor beni.

Bir varmış bir yokmuş

Mis gibi taze otlar, çiçekler yiyen ala geyik susamış

Irmak kenarına su içmeye gitmiş

Kana kana içmiş suyunu

Tam ırmak kenarından ayrılacakken

Suyun yansımasından gördüğü

Boynuzlarının güzelliği etkilemiş onu

Ne kadar güzel olduğunu düşünürken

Suyun yansımasından bacaklarını görmüş bu kez

Pek üzülmüş çırpı bacaklarına

Kendini dertlendirmiş derken

Kaplan, geyiğe pusu kurmuş

Ala geyik kaplanı fark edince

Ormana doğru koşmaya başlamış

Güçlü bacaklarıyla kaplanı çoktan geride bırakmış

Ama telaşlı ala geyik ormanda boynuzlarını toslamış bir ağaca

Tam kaplan gelecek zannederken

Ormanın baykuşu:

“Korkma kaplan yok

ırmak kenarında söylediklerini duydum

bak o beğenmediğin bacakların kurtardı seni

şimdi sakinleş ve dua et” demiş.

Yirmili yaşlara geri dönelim

California’ya ışınlanma vakti geldi

Nevada çölüne Allah-las’ın ardına düşüyoruz

Bedeviler olarak serabın değil çölün peşindeyiz.

Share on FacebookTweet about this on TwitterPin on PinterestShare on Google+Share on LinkedInPrint this pageEmail this to someoneShare on Tumblr