UZUN SEVGİLİ, UZUN KOCA
İsa’m benim, uzun sevgilim, uzun kocam benim…
İsa’m benim, uzun yıllardır eşlik eden bana
ama göremediğim uzun kocam benim…
sonunda geldin İsa,
bir kişi daha canlı hayaller odama
bakarken diğer bütün İsa’lar sana,
geldin işte sen de büyük odama…
İsa’lar altlarında beyaz bir yeri işaretliyorlardı hep
ve ben göremiyordum yine
ama biliyordum ki oradaydın
uzun uzadıya tartışmadan, konuşmadan
oradaydın uzun sevgilim, uzun kocam benim…
İşte azılı yeşil diyordu her şey artık
senin yanında, bak ona bak
uzun bir duru nehir gibi,
tartışmadan, kaygılanmadan, küstürmeden
bak ki belirsin onun o şahane gözleri
şaha kalkmadan yanındaki o at-peri…
ve ah işte aaaah o uzun sevgili ve
tarihine geçmiş en uzun koca, o uzun sevgili
ve işte koşarken o en diri at canlı hayaller
odasından bir o yana bir bu yana esrarengiz
bir natür-mort gibi
seni medikal bunalımlara sokan
psikodelik bir beyaz taş gibi, ah Azılı
yeşil, ah uzun SEVGİLİ…
* The Soul selects her own Society