Bukowski için doğru diyoloğu
Öğretmen fizik kurallarını tahtaya yazardı
Maaş bordrosunu görünce hiçbirimiz
sıramızı şaşırmazdık
1 kere şaşırın sonra ölüme doğru her şey derdi
Çok uykum gelmezdi o konuşurken
Ağzı esnerdi konuşmaktan
Saçlarının geceleri de olduğunu
düşündürtürdü hepimize
Kemiklerini bilerek kırtlatırdı
Bilerek bilmediğim ilk annem oldu derdi
Sonra her şeyi kafasından çarpmış hayatta
Duvarda darp insanda kan olur, olur nolur derdi
Sayı ve sembollerle ifade ediliyorsa bir şeyler
bu bir şeylerin olduğuna zaten apaçıkmış
Geleceğim de anlayacağım da olurdu bazen
Güleceğim de ağlayacağım da olmazdı o konuşurken
Kurutulmuş fare yiyen Asyalılar
serinlemek için sıcak sulara inen Türkler vardı
Karıştırmayın derdi
Hiçbiri camın önünden geçmezdi
Camın toprakla ve pencereyle bir ilişkisi yoktur
Göz kendi gözünü hiç görmemiştir
Her şey orada o anda olur
Bu her şey o anın oradaki her şeyidir yalnızca
Tarih parçalı bir şeydir çünkü
Herkes orada o anda olur
Benim bordrom yoksa öğretmenimin ağzı esner
tahtadaki kuralları sustururdu bana
Zihninde oturulmaz biliyorum derdi
Buradaki sandalye benim derdi otururken
1 kere söylediği 1 şeye geniş zaman kurması…
Ben ona iyice inanmamak istiyordum
Onun doğruları aşırı doğruydu çok inandım bazen
Her birbirine kadar şey o karışmış olamaz dedi bir gün
Ona benzersem nefret ediyordum
Kendinin arkasında durarak ne saklar insan
Kendinin arkasında durarak |sabit ol|
Romatizmamı kanıt olarak tutuyordum içimde
nefesimi öyle
Kir çocuğun dışına taşan kapalı gözeneğini tutuyordum
elini öyle
Ve sokakların gerçek mermilerini
Büyük şehirlerin savaş müzelerini
Öğretmenin belki bir gün umduğum es ini
O durup saklandığı kalabalığı alnımdan
ter ter ter o konuştukça
zihnim sınıfın ortasına bir klozet
Tam ortaya.